SOSYAL OLMANIN DA SORUMLULUĞU VAR DE’Mİ! - Hempa Entelekya

SOSYAL OLMANIN DA SORUMLULUĞU VAR DE’Mİ!


Merhaba yaşadığımız bu sıkıntılı günlerde edindiğimiz tecrübelere dayanarak bazı kavramları gözden geçirmemiz gerektiğini düşündüm. Bugün gözden geçirmemiz gerektiğini düşündüğüm bu bir kaç kavrama dikkatinizi çekmek istiyorum ki bunlar: sosyal yardımlaşma, sosyal dayanışma ve sosyal sorumluluk. Öncelikle bunlar ne demektir, ne işe yarar vs bunlara bir bakalım lakin zorlaştırmadan basit bir şekilde. Sosyal yardımlaşma, yoksul, ihtiyacı olan kimselere yiyecek, giyecek, yakacak ve ilaç gibi ihtiyaçları sağlanarak yapılan karşılıksız yardımdır. Bu yardım devlet eliylede haklın eliylede yapılabilir. Mesela yaşlı bir teyzemiz sokağa çıkma yasağı olduğu için evde bir şeyler yapmak istemiş ve daha sonrasında aklına maske yapmak gelmiş. Bu teyzemiz malzemeleri temin ettirdikten sonra gücünün yettiği sayıda maske dikmiş ve bunları oturduğu apartmandaki komşularına ücretsiz olarak dağıtmış. İşte bu örnek bir çok örneği gördüğümüz sosyal yardımlaşmanın en güzel ve samimi örneklerinden birisi. Ayrıca evlerimizin diğer ülkelere yaptığı yardımlarda önemlidir bunu da unutmamak gerektir. Gelelim ikinci kavramamız olan sosyal dayanışmaya. Sosyal dayanışma kısaca toplumda veya gruplarda benzer, ortak duygu, gaye, veya düşüncelere sahip bireylerin birbiriyle uyum içinde çalışmasıdır. Şu anda  içinde bulunduğumuz süreci en az etki ile atlatmak için devlet ve millet olarak büyük ve bütün halde bir dayanışmaya şüphesiz ki ihtiyacımız vardır. Zira bu süreçte başta devletimiz ve sağlıkçılarımız olmak üzere millet olarak top yekün bu virüse karşı durmalı, sağlıklı ve sosyal olacağımız yarınlarımıza hızlıca kavuşabilmek için üzerimize düşenleri yapmalı bir birimize en azından sosyal mesafemizi koruyarak destek olmalıyız. Gel gelelim son nokta olan sosyal sorumluluğa, şimdi sizinde bildiğiniz gibi sorumluluk almak kolay değildir. Bir sorumluluk almak için duyarlılık, bilinç, gönüllülük gibi bir çok şey gerekir. Gönüllülük bir şeyi karlılık beklemeden ve başa kakmadan yapmaktır diyebiliriz diye düşünüyorum. Duyarlılık ise aslında hassasiyettir yani bir durum ve ya olay karşısında duygu, düşünce ve ya hareket ile tepki göstermektir tabi ki olumlu olması ve fayda sağlaması temennimizdir. Sosyal Sorumluluk ise birey olarak kültürel, sosyal, ekonomik ve çevresel sorunlara ve ihtiyaçlara yönelik duyarlı hareket etmemizi gerektirir ki olması gerekende budur. Sosyal sorumluluk aslında yardımlaşma ve dayanışmayıda kapsar. Bu günlerdeki en büyük sorumluluğumuz evde oturup kendimizi toplumumuz, sevdiklerimiz ve devletimiz için gönüllü olarak izolasyona almaktır. Allah’a şükür görüyoruz ki milletimizin tamamına yakını sorumluluğunu yerine getiriyor. Diğer azınlık için şunları söylemek isteriz ki efendim şimdilik sabırla evinizde oturun ve emin olun ki evde de yapılabilecek bir şey var. En azından belli bir süreliğine güneş banyonuza, pikniğinize, yürüyüşünüze vs ara vermeye çalışın lütfen. Salgın hastalık dönemlerinde yapmamız gerekenlerden biriside bazı sosyal alışkanlıklarımızdan belli bir süreliğine uzaklaşmak bunlar yerine yeni alternatiflerini koymak olmalıdır. Efendim sözlerimizin sonuna gelirken sizlerden ricamız “Aman ne olacak, bana bir şey olmaz.” vs demeyip devletin söylediklerine kulak vermenizdir. İnşallah sosyal sorumluluğumuzu gerektiği şekilde yerine getirdiğimiz takdirde, en kısa sürede hepimiz eski hareketli ve sosyal günlerimize döneceğiz en yakın zamanda. Sağlıklı ve huzurlu günler dilerim herkese. Selametle.
                                       Ebubekir SOYLU



Yazılarımızdan anında haberdar olmak ve bizi desteklemek için abone olmayı unutmayınız.

Email Hesabı:


Delivered by FeedBurner

Yorum Gönder

0 Yorumlar