Toplumu ve sosyal yaşamı oluşturan birim ve yapı taşlardan olan anne, baba, çocuk ve ya çocuklardan oluşan aile; bebeklikten, çocukluğa, ergenlikten, yetişkinliğe hatta yaşlılığa kadar tüm yaşamsal süreçlerde bir domino taşı misali bireyleri etkiler ve şekillendirir.
Aile, bireyleri ve toplumları ayakta tutan en önemli kurumdur. Bireyler için ilk öğrenme ve eğitim aile ortamında başlar.
Çocukluk döneminde gerçekleşen bilgi ve beceriler, aktarımlar, taklit etme ve model alma gibi bir çok unsurlarla birlikte iyi ya da kötü olarak birey, aile ile etkileşiminin bir yansımasıdır.
Bireyler için kişilik özelliklerinin oluşmasında, iyi-kötü, doğru ve yanlış kavramlarının öğrenilmesinde etkili bir yere sahiptir.
Aile, bireylere koşulsuz sevgi, şefkat, ilgi ve destek için bir yuva, yanı sıra yaşam boyu hiç bitmeyen iletişim, etkileşim ve paylaşım alanıdır.
Aile kavramı toplumların geleceği için vazgeçilmez bir sosyal işlevselliğe sahiptir. Toplumda her aile farklıdır, farklı özelliklere, farklı dengelere ve kültürel çeşitliklere sahiptir.
Her ailenin sosyal yaşamda sahip olduğu biyolojik, ekonomik, psikolojik ve toplumsal rol, beklenti ve sorumlulukları vardır.
Tüm bunların ışığında aile olma, birlik ve beraberlik içerisinde olma temelini yaşatır ve ayakta tutar.
Hilal DEMİRCAN
Yazılarımızdan anında haberdar olmak ve bizi desteklemek için abone olmayı unutmayınız.
0 Yorumlar